🎃 Rahim Ağzı Açıklığı Kapanır Mı
Ayrıca, rahim ağzı açıklığı kapanabilir ve spermlerin yumurtaya ulaşmasını engelleyebilir. Rahim sorunları 30’lu yaşlardaki kadınlarda yaygın olarak görülen rahimdeki iyi huylu polipler veya tümörler dölyatağı tüplerini tıkayarak veya yumurtanın rahimde yerleşmesini engelleyerek doğurganlığı etkileyebilirler.
Rahimalma ameliyatı sırasında rahim ağzı alınmamışsa bu ameliyat subtotal histerektomi olarak adlandırılır ve bu hastada ileriki yıllarda rahim ağzından kanser veya başka bir hastalık gelişme riski vardır. Rahim ağzı kanseri çok nadir görülen bir kanserdir o yüzden bahsedilen risk düşük bir risktir ancak yine de her
Vücudunherhangi bir bölgesinde oluşabilen sancı, yanma ve ağrı sorununa rahim ağzı bölgesinde de rastlanabilmektedir. Rahim ağzında sancı, yanma ve ağrı kadının kendini rahatsız hissetmesine neden olabilmektedir. Vajina bölgesinde yanma ve ağrı daha çok enfeksiyonel rahatsızlıklarla ilişkilendirilse de, bir çok
Doğumesnasında 10 cm açılan ve tamamen incelip kağıt gibi olan serviks (rahim ağzı) açıklığı bir hafta sonunda yaklaşık 1 cm´ye iner. Rahim ağzı normal doğum yapmışlarda artık yuvarlak değil yassı bir görünüm alarak doğum yapmayanlardan ayrılır. Serviksin tamamen iyileşmesi yine 6 haftalık bir zaman alır.
Kadınsağlığını olumsuz etkileyen hastalıklar nelerdir? Hangi hastalık hangi belirtileri gösterir? Farklı tedavi yöntemleri ve daha fazlası HT Hayat’ta!
Gebelik döneminde fetüsün sağlıklı bir şekilde gelişimini sürdürebilmesi adına rahim ağzı kapanır. Şayet dokulardaki büyüme olması gerekenden daha fazlaysa bu durumda naboth kisti oluşabilir. Naboth Kisti Kanama Yapar mı? Bu konuda sıklıkla merak edilen konulardan biri de söz konusu kistin kanama yapıp yapmadığıdır.
Rahimfilmi sonuçları 15 dakika içerisinde çıkar. Çekilen film bir radyoloji uzmanı tarafından rapor edilir, bir kadın doğum uzmanı HSG raporu yazamaz. İşlem sonrası bir kaç gün kasılmalar ve ağrı yaşanabilir. Çok az seviyede kanama da olabilen durumlar arasındadır. Verilen ağrı kesici ya da antibiyotikle sıkıntı
3bZH. Rahim ağzı kaşıntısı ya da diğer bir ifade ile vajinal kaşıntı, farklı sebeplerle oluşabilmektedir. Nedenlerin doğru şekilde tespit edilebilmesi için bu tür bir rahatsızlığı bulunan kişilerin jinekoloji bölümünde muayene olması gerekmektedir. Kadınlarda bu sorun genel olarak bakteriyel durumlardan kaynaklanmakta olsa da, farklı nedenlerle de bu kaşıntının oluşması söz konusu olabilmektedir. Rahim Ağzı Kaşıntısı Nedenleri Nelerdir? Rahim ağzı kaşıntısı farklı durumlar sonucunda ortaya çıkabilmektedir. Buna göre; Hamilelik sürecinde vajina bölgesi ve rahim dış etkilere açık olduğu için rahim ağzı kaşıntısı meydana gelebilmektedir. Cinsel ilişki sırasında hijyenin yeterince sağlanamaması nedeniyle enfeksiyon oluşumu da bu soruna yol açabilmektedir. Umumi alanlardaki tuvaletlerin kullanımı, enfeksiyon ve mikropların bu bölgede yer edinmesine neden olabilir. Pamuklu olmayan, polyester ya da sentetik iç çamaşırı kullanımı sonucunda rahim ağzında kaşıntı oluşabilir. Vajinanın idrara çıkma yahut dışkılama sonrasında yerince iyi temizlenmemesi ve kurulanmaması nedeniyle rahim ağzı kaşıntısı söz konusu olabilir. Kadınların son derece savunmasız bir durumda olduğu idrar yolları enfeksiyonlarının oluşması da bu durumun temel nedenlerinden bir tanesidir. Rahim Ağzı Kaşıntısı Tedavisi Rahim ağzında kaşıntı, mutlaka dikkat edilmesi ve tedavi edilmesi gereken bir durumdur. İhmal edilmesi halinde rahatsızlık çok daha ciddi bir boyuta ulaşabilir. Genel olarak ağız yoluyla alınan ilaçlar ve antibiyotik tedavisi ile bu durumun tedavisi sağlanmaktadır. Kişi tedaviye başladıktan sonra bazı konularda çok dikkatli olmalıdır. Buna göre; Bölgenin sık sık kaşınması, bakterilerin çok daha geniş bir alana yayılmasına yol açacaktır. Kullanılan iç çamaşırı muhakkak pamuklu olmalıdır. Genital bölgenin tuvalet sonrası temizliğine azami dikkat gösterilmeli, bölgenin temizliği sırasında önden arkaya doğru yıkama ve silme işlemleri yapılmalıdır. Rahim ağzında kaşıntı oluştuğunda bölge bir sabun ya da şampuan gibi kimyasallarla değil, yalnızca ılık ayarlanmış su ile temizlenmelidir. Hamilelik döneminde bu rahatsızlık ortaya çıktığında mutlaka doktorun önerileri dikkate alınmalı, rastgele ilaç kullanımından uzak durulmalıdır. Durumun nedeni belli olmadan bölgenin çok sıcak su ile yıkanması sonucun daha da kötüleşmesine yol açabilir. Bu nedenle durumun nedenleri saptanmalı ve doktordan bu konuda öneri talep edilmelidir. Rahim ağzı kaşıntısı nedeniyle bölge tahriş olmuş durumda ise ve idrara çıkıldığında vajinada yanma – sızlama gibi sorunlar meydana geliyorsa, doğal zeytinyağı bölgeye hafifçe tampon hareketlerle sürülebilir. Zeytinyağı, bölgenin yumuşamasını ve arınmasını sağlayacaktır. Ayrıca kaygan bir zemin oluşturup idrarın tahriş olan bölgelere temas etmeden akıp gitmesini sağlayacaktır.
İtalya'da yapılan bir araştırma, rahim ağzı açılmasının ne kadar sürede tamamlanacağının önceden belli olmasının mümkün olmayacağını gösteriyor. İtalya'da yapılan bir araştırma, rahim ağzı açılmasının ne kadar sürede tamamlanacağının önceden belli olmasının mümkün olmayacağını sürecinde en belirleyici kabul edilen etkenlerden biri de rahim ağzı açıklığıdır. Doğum ilerledikçe rahim ağzı serviks incelerek açılmaya başlar. Başlangıçta 1 cm kadar olan açıklık, 10 cm olduğunda bebek dışarı çıkmaya hazır demektir. Doğum sürecinde ebe veya doktor, eliyle rahim ağzını kontrol ederek açıklığın ne kadar olduğunu tespit eder. Kimilerinde çok kısa sürede tamamlanabilen bu açılma süreci, bazı kadınlarda çok daha farklı sürelerde gerçekleşebiliyor. Ancak tıp dünyasının öngördüğü bazı standartlar da var ki, beklenen sürede beklenen rahim ağzı açıklığına ulaşılmamışsa, doğum sürecine müdahale edilerek suni sancı, zarların sıyrılması vs. doğumun hızlandırılması gerekli görülebiliyor. Sonuç olarak bu araştırma, doğumda gerçekleşen rahim ağzı açılmasının herhangi bir şekilde önceden tahmin edilemeyeceğini ortaya koymuş oldu. Partograf Doğumu izleme tablosuGünümüzde kullanılan 'partograf' sistemi ile hastanelerdeki doğumlar takip ediliyor. Partograf, basitçe doğumun ilerlemesini takip etmek için kullanılan bir formdur. Bu grafik kağıdına doğum sürecindeki gelişmeler belli saat aralıkları ile kaydedilerek doğum eyleminin izlenmesi sağlanıyor. Rahim ağzı açıklığının yanı sıra, partografa annenin sağlık durumu kan basıncı, nabız gibi değerleri, bebeğin sağlık durumu fetal kalp atım hızı, zarların durumu vs. ve doğumun ilerleyişi rahim ağzı açıklığı, bebek başının düzeyi gibi faktörler ölçülerek kaydedilir. Ayrıca bu formda annenin kişisel bilgileri de kaydediliyor. Bir günde birden fazla doğumun takip edildiği hastanelerde ve doğumevlerinde partograf, ebelerin ve hemşirelerin işini büyük ölçüde kolaylaştırıyor. Gebenin sağlıklı bir biçimde takip edilmesi için partograf büyük önem taşıyor. Partografta rahim ağzı açıklığı bu grafiğe kaydediliyor. 6 saate kadar ilerleme olmazsa uyarı, 10 saate kadar ilerleme olmazsa müdahale öngörülüyor. Doğumdan ne bekliyoruz?1954'te ve 1969'da yapılan iki çalışmanın sonucunda, doğumda rahim ağzının ne kadar sürede kaç santim açılması gerektiği standardize edilmiş. Buna göre doğumun aktif fazı, 4 cm açıklıktan sonra başladı kabul ediliyor. 4 cm açıklığa ulaştıktan sonra, ilk doğumu olan bir gebenin rahim ağzının her saatte yaklaşık 1 cm açılması gerektiği öngörülüyor. İkinci-üçüncü hamileliklerde saat başı yaklaşık 1,5-2 cm açılma bekleniyor. Partograf değerlerine göre doğuma müdahale genel olarak şu şekilde oluyor Eğer iki saat boyunca açılmada ilerleme görülmezse, doğum durdu kabul ediliyor ve sebebi araştırılıyor. Eğer 4 saat boyunca bulguda değişiklik olmazsa, tıbbi müdahalede bulunuluyor. Suni sancı, zarların sıyrılması, su kesesinin açılması, sezaryen vs. Konuyla ilgili sorularımızı cevaplandırması için Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Semra Özer'e danıştık. Dr. Özer, bilhassa devlet hastaneleri gibi çok fazla doğum eyleminin bir arada takip edildiği ortamlarda partografın oldukça sağlıklı bir uygulama olduğunu söylerken, kaydedilen değerlere göre "beklenen açıklık" oluşmadıysa körü körüne müdahale etmenin de doğum eylemine zarar verebileceği konusunda uyarıyor. "Her doğum aynı değildir"Doğumun ilerleyişini yavaşlatabilecek çok fazla etmen var. Kadının kendini güvende hissetmemesi, ortamın rahatsızlık verici oluşu gibi durumlar psikolojik olarak etki ederek doğumda salgılanması gereken hormonları engelliyor ve doğumu yavaşlatabiliyor. Bazen de, her şey yolunda ve fiziksel olarak koşullar da uygun olsa bile, doğum eylemi beklenenden yavaş ilerleyebiliyor. Dr. Semra Özer'e göre, aktif fazdaki 4 cm'e kadar açılmış bir gebede 6 saat içinde hiçbir ilerleme görülmüyorsa, bunun sebebi araştırılmalı ve gerekli değişiklikler yapılmalı. Gebeyi rahatsız edebilecek, doğumun ilerleyişine olumsuz etki eden faktörler devre dışı bırakılarak annenin rahatlaması sağlanmalı. Ancak 4 cm açılmanın üzerinden 10 saat geçmesine rağmen hala açılmada bir ilerleme görülmüyorsa, medikal olarak müdahale etmek gerekebiliyor. Bu durumda, "ilerlemeyen doğum eylemi"nden bahsedilebiliyor ve medikal destekleyicilere rağmen gelişme olmazsa, doğum sezaryen ile sonuçlanıyor. Burada önemli olan nokta şu ki, her doğum birbirinden farklı seyredebilir. Her doğumun belli bir ilerleyişi olmasını beklemek, pek çok uzmana göre anne üzerinde de bir tür baskı oluşturarak olumsuz sonuçlara neden olabilir. Çevreden sıklıkla duyduğumuz "doğumum ilerlemedi, sezaryen oldum" hikayelerinin her birinin farklı koşullarda, farklı sebeplerle oluştuğunu unutmamak gerek. Dr. Semra Özer, konuyla ilgili görüşlerini şöyle özetliyor "Bazen doğum durur. Bu durum, bebeğin ve annenin dinlenmesi için vücudun verdiği bir moladır. Eğer anne ya da bebekte herhangi bir sorun yoksa, bunu ilerlemeyen eylem kabul etmemek gerekir. Doğum eylemi tekrar başlayana kadar biraz sabretmek, hemen suni sancı vs. ile doğumun hızlanması için uğraşmak yerine vücudun verdiği sinyali doğru anlayıp anne ve bebeğin biraz dinlenmesi için imkan yaratmak gerekir. Ancak aktif dönemin adına yaraşır şekilde aktif doğum kasılmaları varken doğum ilerlemiyorsa, bu gerçek bir 'ilerlemeyen eylem'dir. Bu durumda ise partogramda yer alan sınır değerler ilerlemeyen eylem yanısını doğru koymaya yardım eder. Gerçek ilerlemeyen eylem varsa bu bir sorunun varlığına işaret eder. Çünkü sorunsuz bir doğum bahsettiğimiz mola dışında genellikle sorunsuz ilerler. İlerlemiyorsa bir patoloji olma olasılığı göz ardı edilmemelidir." Yeni çalışmalar ne diyor?Bazı akademisyenler, partografta 'doğumun başladığı aşama' olarak kabul edilen 4 cm ölçüsünün de değişmesi gerektiği konusunda hemfikir. Henüz bununla ilgili kesin bir düzenleme yapılmamış olsa da, doğumun aktif olarak başladığı aşamayı 6 cm açıklığa ulaşılması olarak belirlemenin daha etkili ve kullanışlı olacağını belirten doktorlar ve ebeler de mevcut. Milan'da yapılan bu araştırma ise, partograf ile doğum takibindeki "her saat başı bir santim açılma olmalı" inanışını değiştirecek gibi gözüküyor. Belki de buna benzer pek çok çalışma, gebelerin doğumu belli sürede tamamlanması gereken bir yarış gibi görmesinin de önüne geçebilir. cb1b2a0c07a44dd99f3eb23f97fbc954
Lohusalık; doğumdan sonraki 6 hafta 42 gün sonunda gebeliğin kadında yarattığı fizyolojik ve psikolojik değişimlerin gebelik önceki haline dönmesidir. Bu süreç her organ ve sistem için farklı zamanlar alır. Halk arasında “lohusanın mezarı 40 gün açık kalır” sözü yaygın olarak kullanılır. Bu söz bir yerde gerçekleri yansıtmaktadır. Çünkü doğum ve lohusalık döneminde ortaya çıkan hastalıklar hayatı tehdit edici boyutlarda olabilir. Çok erken lohusalık doğumdan sonraki ilk 24 saati, erken lohusalık ilk 1 haftayı, geç lohusalık da geri kalan süreyi temsil eder. Üreme organları 6 haftada normal haline döner ve emzirmeyen annelerin büyük bir kısmı bu dönem sonunda adet görmeye başlar. Emzirenlerde ise adetlerin normale dönmesi 6 ayı bulabilir, hatta bu süreyi bir miktar daha aşabilir. Doğum sonrası belirgin olarak fark edilebilen ilk değişiklik rahmin eski haline dönmesi yani küçülmesidir involusyon. Rahim Uterus involüsyonu Rahim involüsyonu; rahimin doğumdan sonra gebelik öncesi durumuna dönmesine verilen isimdir. Gebelik süresince rahim ağırlık olarak yaklaşık 20 kat büyür, ancak doğumdan sonra hızla küçülmeye başlar. Bebek doğduktan hemen sonra yaklaşık 20. gebelik haftasında olduğu boyuta iner. Bu evrede ağırlığı yaklaşık 1 kg kadardır. Birinci haftanın sonunda 12. gebelik haftasındaki büyüklüğüne dönen rahimin hacmi 6 hafta sonunda gebelik öncesi büyüklüğündedir. Vücudumuzda ağırlık ve hacmi bu kadar çok büyüyüp sonrasında küçülen ikinci bir organımız bulunmamaktadır. Uterusun bu özelliği bilim dünyasını günümüzde dahi şaşkınlığa uğratmaya devam etmekte ve halen bilimsel yönden tam olarak açıklanamamaktadır. Doğumdan hemen sonra rahim kasılmalarının gücü doğum sırasındaki güçlerden çok daha fazladır. Bunlara “takip eden ağrılar afterpains” adı verilir. Bu ağrılar 2-3 gün kadar devam edebilir. Daha önce doğum yapmışlarda multiparlarda daha fazla hissedilir. İlk 12 saatte sıklıkları daha fazladır, bu saatten sonra gerek sıklığı gerekse şiddeti giderek azalır. Özellikle lohusanın bebeğini emzirmesi sırasında, uyarıyla beyinden salgılanan “oksitosin” hormonuna bağlı olarak rahim kasılması sonucu kasık ve karın bölgelerinde ağrılar hissedilebilir. Doğumda plasentanın ayrılmasından hemen sonra, plasentanın uterusa yapıştığı alan yarı yarıya küçülür. Bu küçülme sayesinde açıkta olan damar uçları kapanır ve kanama azalır. Rahmin içini döşeyen ve “endometrium” adı verilen zar tabakasının normale dönmesi 3 haftayı bulurken plasentanın yerleştiği alan 6 haftada iyileşir. İyileşmenin tam olamadığı durumlarda ise kanamalar görülebilir. Doğum sonrası vajinal akıntılar Löşi, Lochia Doğumdan sonra rahim içinden gelen akıntıya “Löşi lochia” adı verilir. İlk gelen taze kırmızı kan “löşi rubra” olarak adlandırılır. Bu sıvının içinde kan ve doku parçacıkları bulunur. Birkaç gün içinde miktarı azalır, rengi açılır ve yani “löşi seroza” ya dönüşür. 2. haftadan sonra ise daha koyu kıvamlı ve açık renkli “löşi alba” gelmeye başlar. Doğumdan yaklaşık 4 hafta sonra bu tüm bu vajinal akıntılar kesilir. Löşi içeriği açısından enfeksiyona çok müsait bir ortamdır. Bu nedenle hijyene çok dikkat edilmelidir. Doğum sonrası serviks rahim ağzı, vajen ve diğer değişiklikler Doğum esnasında 10 cm açılan ve tamamen incelip kağıt gibi olan serviks rahim ağzı açıklığı bir hafta sonunda yaklaşık 1 cm’ye iner. Rahim ağzı normal doğum yapmışlarda artık yuvarlak değil yassı bir görünüm alarak doğum yapmayanlardan ayrılır. Serviksin tamamen iyileşmesi yine 6 haftalık bir zaman alır. Doğum sırasında çok fazla zorlanan ve esneyen vajina dokusu yavaş yavaş iyileşmeye başlar ve 3 hafta bitiminde son halini alır, ancak asla doğum yapmadan önceki gerginliğine gelemez. Gebelik boyunca genişleyen ve esneyen karın kasları ve pelvik kaslar 6 hafta sonra toparlanır ve bu dönemden sonra egzersiz önerilir. Dolaşım, boşaltım, endokrin gibi diğer sistemlerde olan değişiklikler de 6 hafta sonunda normal haline döner. Lohusalık Problemleri Doğumdan hemen sonra ciddi ve ani problemler görülebilir. Bu yüzden lohusa en az 24 saat gözlem altında tutulmalıdır. Sık aralıklarla tansiyon ölçümleri yapılmalı, kanama kontrol edilmelidir. Kanama Erken lohusalığın en önemli komplikasyonu kanamadır. Normal doğumdan sonra 500 mililitreden fazla kanama olması anormal olarak kabul edilir. En önemli ve ciddi nedeni “atoni”dir. Atoni doğumdan sonra rahmin kasılmaması ve dolayısı ile açıkta olan damarların kapanamamasıdır. Son derece acil ve hayatı tehdit eden bir durum olup, çok kısa zamanda aşırı miktarda kanama ile karakterizedir. Uygun ortamlarda yapılmayan doğumlarda, atoni gelişirse ve acil ameliyat şartları yoksa anne kaybedilebilir. Bu nedenle evde yapılan doğumlar son derece risklidir. Tedavide önce elle rahim masajı yapılır ve damar yolu ile rahim kasılmasını sağlayan ilaçlar verilir. Eğer tedavi sonuç vermez ise acil bir operasyon gerekebilir. Emboli Anne hayatını tehdit eden başka bir durumda amniyon mayii embolisidir. Burada bebeğin amniyon sıvısı annenin kan dolaşımına geçerek akciğerler, beyin gibi organlara giden damarlarda tıkanıklığa yol açar. Anne çok kısa bir sürede hayatını yitirir. Maalesef tanı ve tedavisi çok güçtür. Modern obstetrideki en önemli anne ölüm nedeni amniyon mayii embolisidir. Enfeksiyonlar “Lohusalık humması” olarak adlandırılan durum doğumdan sonraki ilk 24 saatten sonra ortaya çıkan ve yüksek ateşle seyreden bir durumudur. En sık nedenler üreme, idrar yolları ve memelerin enfeksiyonudur. Doğum eyleminin uzaması, zarların erken açılması gibi durumlar enfeksiyon riskini arttırır. En sık görülen enfeksiyon rahim içinin iltihaplanmasıdır “endometrit”. Genelde 3. gün ortaya çıkar ve ateş 40 dereceye kadar yükselebilir. Löşi oldukça kötü kokuludur. Olay karın boşluğuna kadar yayılabilir “peritonit”. Muayenede rahim oldukça hassas ve ağrılıdır. Enfeksiyonun kan yolu ile yayılması meydana gelir ise hayatı tehdit eder. Tedavide yatak istirahati, sıvı desteği ve uygun antibiyotik kullanımı önerilir. İdrar yolları enfeksiyonu %5 vakada ise idrar yaparken yanma, kasık ve bel ağrıları, yüksek ateş şikayetlerinin eşlik ettiği idrar yolu enfeksiyonu İYE ortaya çıkabilir. Genelde 2. veya 3. günde belirti verir. Vajinada olan yaralanmalar İYE riskini arttırır. Tedavide uygun antibiyotikler önerilir. Gebelik öncesi var olan her türlü sistemik hastalık lohusalık döneminden olumsuz yönde etkilenebilir. Bu nedenle lohusalıkta son derece dikkatli olunmalıdır. Perine Bakımı Nedir? Normal doğum esnasında bölgede kontrolsüz yırtıkların olmaması için doktor tarafından bir kesi yapılır. Bu kesiye “epizyotomi” adı verilir. “Perine bölgesi” denildiğinde ise vajina girişi ile makat arasında kalan bölge anlaşılır. Doğum esnasında ve doğumdan sonra büyük öneme sahiptir. Doğum sonrası perine bakımı, epizyotomi alanının daha kolay iyileşmesi ve enfeksiyon kapmaması için yapılması gerekenlerin tümünü kapsar. Bakım yaklaşık 1-3 hafta sürer. Perinede problem belirtileri Perinede en sık karşılaşılan problem ağrı ve şişliktir. Doğum sırasında bebeğin başının sıkıştırması nedeni ile perine ve vajen etrafında ödem olur. Yine doğum esnasında epizyotomi vajene kesi yapılmış olsa bile vajinada fark edilmeyen yırtıklar veya sıyrıklar oluşmuş olabilir. Bu yırtıklar farkedilip dikilmediğinde kanayabilir veya enfeksiyon kapabilir. Eğer kanamalar dışarıya olmaz ve doku aralığında birikirse vajinada dolgunluk hissi ile beraber şiddetli bir ağrı olabilir. Bu durumda bir “hematom” dan içe kanama şüphelenilir. Yine doğum sırasında ıkınmalara bağlı olarak makat etrafında hemoroidler oluşabilir. Bu hemoroidler otururken ağrıya neden olabilir hatta bazen kanayabilir. Oturma banyoları ve ilaç tedavilerine cevap vermeyen hemoroidlerde cerrahi tedavi gerekebilir. Perine Bakımında Yapılması Gerekenler Doğumdan sonra ağrı ve kanamayı azaltmak için perine bölgesine buz tatbiki veya oturma banyoları zaman zaman önerilmektedir. Ağrı için doktorunuzun yazdığı ağrı kesici hapları kullanabilirsiniz. Kabızlık veya hemoroid problemleriniz varsa zorlanmayı önlemek için gaita yumuşatıcı ilaçları kullanabilirsiniz. Bölgeyi temizlemek için sadece temiz su yeterli olmakla birlikte çoğu zaman antiseptik maddeler içeren solüsyonlar önerilir. Ayrıca akıntı ve kanamalar için günlük ped kullanılması hijyen açısından önemlidir. Doğum sonrası normalden fazla ve pıhtılı taze kanama olursa mutlaka doktorunuza haber verin. Ayrıca şu önlemleri alın Perine bölgenizi mümkün olduğunca kuru tutmaya özen gösteriniz. Hijyenik pedlerinizi sık olarak değiştirin. Vajinal akıntı ile kanamanızın durumunu arada bir kontrol ediniz. Bu bölgede aşırı ağrı veya gerginlik hissi durumunda mutlaka doktorunuza danışın. Tuvalet sonrası en az iki dakika temiz su veya tercihen antiseptikli solüsyon savlon veya iyotlu solusyonlar gibi ile temizlik yapınız. Bu esnada temizliği arkadan öne doğru değil önden arkaya doğru yapmaya dikkat ediniz. Tuvaletlerinizde bu bölgenin gaita ile bulaşmasını önleyiniz. Evinizde yeterli miktarda hijyenik ped, temizlik malzemesi ve ağrı kesiciler bulundurunuz. Bu bölgeye uygulanan “buz kalıpları” ödem veya küçük hematomlara bağlı ağrıları azaltabilir. Buz kalıpları hazılamak için bir eldivenin içine su konulup buz dolabının buzluk kısmında dondurulur. Daha sonra oluşan bu kalıplar yumuşak bir bezle sarılır ve perine bölgesine tatbik edilir. Uygulama 48 saatte bir 20 dakika şeklinde önerilmektedir. Perine bölgesine ılık veya sıcak su oturma banyoları önerilmemektedir. Eğer kanamanızın miktarı fazlalaşıyorsa örneğin 2 saatte 1 pedden fazla kirletiyorsanız, kanamanız kırmızı renk alıyorsa, kötü bir koku belirirse, ateşiniz yükselirse, karında ağrı ortaya çıkarsa hemen doktorunuzu arayın. Loğusalıkta Diğer Çözümler Gebelikte olduğu gibi lohusalıkta da bazı konulara dikkat edilmelidir. Günümüzde normal doğumdan sonra 24 saat sezaryenden sonra ise 48 saat hastanede kalmak yeterlidir. Doğum sonrası eve giden anne doğum şekli ne olursa olsun mümkün olduğunca dinlenmelidir. Ancak bu dinlenme sürekli yatma şeklinde olmamalıdır. Ev içerisinde dolaşmak, basit ev işleri yapmak hem kişinin kendine olan güvenini arttırır hem de kan dolaşımını destekler. Doğum sonrası eve çıkan anne dilediği ve kendisine dokunmadığını bildiği her şeyi yiyip içebilir. Protein içerikli gıdalar ile taze meyve ve sebzeler özellikle önerilir. Süt veren annelerin günde ortalama 2600-2800 kalori almaları önerilir. Bebek dünyaya geldikten sonra barsak hareketlerinde yavaşlama ve kabızlık olabilir. Bu nedenle dışkıyı yumuşatan lifli gıdalar ve bol sıvı alınması kabızlığı önlemek açısından yararlıdır. Normal doğumdan sonra hemen sezaryen sonrası ise 3. günden itibaren ayakta duş şeklinde banyo yapılabilir. Banyo esnasında zorlanmadıkça vajinaya su kaçmaz. Vajinanın yıkanması ise sakıncalıdır. Normal doğum sırasında açılıp dikilen “epizyotomi epizyo” genelde -doktor solak olmadığı sürecevajenin sağ tarafında olur. Otururken ve yatarken sağ tarafa ağırlık vermemek gereklidir. Doğum sonrası karın kaslarını güçlendirmek için egzersiz önerilir ancak egzersizlere 6 hafta sonra başlanmalı ve kasları çok zorlayan egzersizlerden kaçınılmalıdır. Doğum sonrası cinsel arzularda bir süre azalma olur. Bu azalma genel olarak psikolojik kökenlidir. Genelde istek 12. haftadan sonra eski haline döner. Doğumdan sonra 20-25 gün sonra cinsel ilişki olabilir. Emzirme döneminde yükselen “Prolaktin hormonu” Süt hormonu kadında estrojen hormonunu baskılayarak vajende kuruluklara yol açabilir. Şikayetinizin çok fazla olması durumunda doktorunuza muayeneye gitmelisiniz. Op. Dr. Sibel MalkoçKadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Sibel Malkoç, 25 yıllık uzman hekim hizmeti boyunca birçok yurt içi ve yurt dışı eğitim semineri ve kongreye katıldı. Gebelik takibi, idrar kaçırma cerrahisi ve laser tedavileri, genital estetik cerrahi ve laser uygulamaları ile vajinismus tedavisi özel ilgi alanlarıdır. Özellikle ameliyatlı ve lazer destekli VAJİNA ESTETİĞİ konusunda uzmanlaşarak hastalarına hizmet vermektedir. İlgili İçerikler
Kadın okurlarıma bir ricam var. Hemen, “Bu da nereden çıktı” demeyecekseniz... Hemen sırtıma Dr. Haydar Dümen etiketi Kadının kalbi kapalıysa, rahmi de cinsel olarak kapanmış mıdır?Yani kalbi kapanmış bir kadın sevişemez mi?İKİ Kadınların çoğu bu durumda mıdır?ÜÇ Bir kadının basen ve çevresinin yağlanması, kilo almasının nedeni nedir?*İsterseniz önce şu basen ve çevresinin kilo alma meselesini cevabınız şu olacaktır“Genetik, spor yapmamak ve fazla yemek yemek...”Ya şöyle sorarsam Bir kadının basen ve çevresinin yağlanması ve kilo alması ne anlama gelir?Bu kadar soru yeter. İsterseniz, meselenin özüne gelelim.*İki gündür çok ilginç bir kitap Spiritüel Seks’.Yazarı, Raylene Abbott, Amerikalı bir şu paragraf çok ilgimi çekti. O nedenle paylaşmak istiyorum“Bir kadının kalbi kapalıysa -ki çoğunlukla öyledir- rahmi de cinsel olarak cinsel ilişkiler vücudunda donukluk olarak yer eder.* Bedende bu donukluğun yer edindiği üç merkez gözlemledimBoğaz, kalp ve Eğer bir kadın, Söyleyeceklerini duymak istemiyorum’ lafıyla karşılaşmışsa boğaz merkezi Kalp merkeziyse, aşk acısı veya sevgisiz bir çocukluktan Kalp kapandığında, kadının rahmi ve cinselliği de sıklıkla bir cinsel hayatın kadınların bu merkezlerinin açık olduğunun göstergesi olmayacağını da ve diğer kadınlarda gördüğüm üzere, basen ve çevresindeki yağlanma ve kilo alımının Bana dokunma, beni incittin’ veya Beni suiistimal ettin’ demek olduğunu anladım.”*Hiç korkmadan, yanlış anlaşılırım endişesi taşımadan, rahatlıkla yapabildiğim şeylerden biri şudur“Kendimi, ruhumu ve bedenimi, bir kadının ruhu ve bedeninin yerine koyup, dünyaya oradan bakabilmek...”Yaşadıklarım, çektiklerim, aldığım ve en çok daha verdiğim hazların bana bıraktığı en büyük ve en güzel miras bunu, bir empati olarak değil, ruhumun gerçek aynası olarak işte bu duygularla, kadınların dünyasına ait böyle bir konuya girmek kadınların çoğunun rahmi kapalı mıdır?Basende kilo almanın anlamı bu mudur?- * Raylene Abott Spiritüel Seks Amerikalı Bir Kadının Vizyonları’, Türkçesi Melis Olçum, Dharma, 2011O ZAMAN FELLİNİ KADINLARININ HEPSİNİN FRİJİT OLMASI GEREKİRDİKitabın yukarıdaki paragrafını Prof. Osman Müftüoğlu’na kısmının yağlanması gerçekten Bana dokunma’, Beni incittin’ anlamına mı geliyor? Rahmin kapanmasının bununla ilgisi var mı?Tabii önce basen ve çevresinin yağlanmasından’ şu“Bana göre bu laflar saçma. Kadında basen kısmının kilo alması östrojen uyarısının fazlalığı anlamına gelir. Bu iddia doğru olsaydı, İtalyan kadınlarının hepsinin frijit olması gerekirdi. Akdenizli kadınlara bak. Kalçaları geniştir. Fellini kadınlarının frijit olduğu söylenebilir mi?” Peki rahmin kapanması?“Bunun sevgiyle ilgisi olabilir. Cinsel arzu konusunda kadınlar erkeklerden farklı. Kadın daha monogam bir özelliğe sahip. Bir kadın hayatında en çok 40 yıl yumurtluyor. 40 yılı 12 ayla çarp, 480 eder. Yani bir kadın bütün hayatı boyunca en fazla 480 kere bir orgazmda 100 bin sperm boşaltıyor. O nedenle, sevgi eksikliğiyle rahmin kapanması arasında bir ilişki vardır.”Prof. Osman Müftüoğlu’nun cevapları kitabın yazarı Raylene Abbott ne diyor“Aynalardan içimdeki kadınlığım yansıdıkça, diğer kadınlar daha kolay anlaşılır oldu... Çoğu kez kilo almak olarak görülen o kadar çok rahim sorunu’ gördüm ki...”Ben de bu yazıyı, onun şu cümlesiyle tamamlıyorum“Herkes kendi karmaşıklığı içinde kendini muayene etmeli.”
hocam haftalık şeklinde kanamam gittim. 1 gün yatış kanama yada çocukta bir olumsuzluk doktor rahim kanalında çok az bir genişleme var verdi istirahat edeceksin açıklığın belli bir üst limiti var aralığı zaman dikişe gerek de rahim ağzı açıklığı ile rahim kanalında genişleme aynı anlamamı erken doğum teşhisi için rahim ağzı ile uzunluktan başka nelere
rahim ağzı açıklığı kapanır mı